Yaşam alanlarının insan sağlığı üzerindeki güçlü etkisini biliyoruz. Sadece fiziksel değil, duygusal, zihinsel ve ruhsal sağlık için de mekanın çok önemli bir yeri vardır. Bu durum da mimarı ve mimarlık mesleğini oldukça önemli bir konuma yerleştiriyor. Amacın sadece, birbirine dik konumdaki dört duvarı birleştirip bu dört duvarın üzerini bir şekilde örtüp bireylerin, bu meydana getirilmiş olan hacimde varoluşlarını devam ettirmelerini beklemek olmadığını biliyoruz.

Mekan, ister bir aileyi bir araya getirsin, ister bir sınıftaki öğrencileri ve öğretmeni bir araya getirsin, isterse de güzel bir konseri dinlemeye gelmiş olan seyircileri ve sanatçıları bir araya getirsin, o alanda bulunan her bir bireyde, kişiler bunun farkında olsa da olmasa da, oldukça güçlü tesirlere sahiptir.

Mimarın, eliyle, emeğiyle, yaratıcılığıyla, ruhuyla tasarladığı ve bu kağıt üzerindeki tasarımın somut olarak vücuda gelmesi için mimar ile birlikte mühendislerin, kalıpçıların, duvarcıların, marangozların, vs. birçok uygulayıcının oluşturduğu güçlü ve ahenkli bir ekiple meydana getirilen mekan, bu mekanda yaşayanlara öncelikle sağlıklı fiziksel koşullar (doğru havalandırma, güneşin gün içerisinde kat ettiği yolculuktan en etkin şekilde faydalanma, elektrik, su, ısıtma, soğutma gibi alt yapıların en etkin şekilde işlenmesi, insan sağlığına uygun olan malzemelerin seçimi, vs.) sunmalıdır.

Ancak bu saydığımız fiziksel koşullar kadar önemli olan konu ise mekanın, tasarımı ile kullanıcısına sunduğu formlar, renkler, en uygun yerleşimler, en uygun malzeme seçimi, çözümün bütünündeki ahenk, alışılmışın dışında olan çözümler, vs. ile birlikte kişilerin kendilerini iyi hissetmeleri, o alanda bulunuyor olmaktan dolayı güvende ve huzurlu hissetmeleri, yaşadıkları her anın tadını çıkararak yaşamdan keyif almalarıdır. Bu, neden bu kadar önemlidir? Çünkü kişinin içinde bulunduğu ruhsal hal, onun ilişkilerini de, fiziksel ve profesyonel performansını da, duygularını ve düşüncelerini de, yaşamaktan aldığı keyfin yüzdesini de etkileyecektir.

Biz, bu kriterlerle yola çıktık, bu kriterlerle tasarladık, ürettik, sunduk, paylaştık. Bunun doğru bir yaklaşım olduğunu da yıllar içerisinde bu bakış açısının ışığında çözüme odaklanarak sunduğumuz ürünlerin kullanıcılarından aldığımız geri bildirimler kanıtladı. Bireylerin ve aslında bitkisiyle, hayvanıyla ve insanıyla birlikte tüm yaşayanların sağlıklı, mutlu ve huzurlu hissedebilecekleri alanlar yaratmaya giderek artan bir istekle, azimle devam ediyoruz. Alışılmışın dışında, daha bütünsel bir yaklaşım arıyorsanız lütfen iletişim kanallarımızdan bize ulaşın.